Kızıl Nehirler ve Taş Meclisi'ni soluksuz, elimden düşürmeden okuduğum için, aynı benzer bir hevesle başladım "Koloni" yi okumaya da. İlk cinayet, Kasdan'ın koşturmaları, işin içine dahil olan Volokine'ni takip etmek güzeldi de..sonra benim nöbet nöbet gelen "okuyamama" krizim mi debreşti? yada aynı kelimelerin bazı bölümlerde sık sık tekrarlanması mı, boğdu bilemiyorum. Uzun bir süre çantam da, benimle dolaştı. Kimi gün faturalarımı, kimi gün küçük notlarımı emanet ettiğim kendilerini, nihayet bitirdim. O da, bir başka kitaba başlamak istediğim için biraz mecburi bir dürtü ile..ama final aşamalarında, yine ilgiyi çeken konular, açılımlar vardı :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder